FRANKLAR HALKI
Franklarbeş ve altıncı yüzyılda Roma Galya’sını ele geçirdikten sonra bur Aya kendi adlarını veren ve Baltık’tan geldikleri sanılan Germen asıllı halk. Frankların asıl menşeleri Ren bölgesindeki Ingveon soyundan gelen Chauk’lara dayanır. Bunlar 254
yıllarında Roma İmparatoru Gallieunus tarafından Ren Nehrinin sağ kıyısına sürüldükten sonra, birtakım eski kavim artıkları ile beraber askerî bir pakt etrafında birleştiler. Ancak kısa bir süre sonra iki kabileye ayrıldılar. Bu kabilelerin ilki Ijeel’deki Sal Franklar, diğeri de Ren’in sağ kıyısında kalan
Nehirboyu Franklarıdır. Roma kaynaklarına göre gözüpek ve yağmacı olan bu barbarlar, 258 ve 276 yıllarında Galya’yı iki defa istil aya kalkıştılar. İmparator Postumus’tan îtibaren Roma ordusuna yardımcı birlikler veren Franklardan bazıları, Roma ordusunda ö nemli mevkilere yükseldiler. İmparator
Maximlanus 288 yılında düzenlediği bir seferle, Franklara Roma hakimiyetini kabul ettirdi. Her kabile “federe” olarak bir sınır kesiminin korunmasını üzerine aldı. Nehirboyu Frankları, imparator tarafından Ren Nehrinin Ruhr ile Main arasındaki sağ kıyıyı korumakla görevlendirildiler. Bu Frank’lar, Moselle
vadisine ancak 454’lerden sonra varabildiler. Zamanla Roma ordu su zayıfladıkça Frank’ların hürriyeti arttı. Daha verimli topraklara sahib olmak için imparatorluğun içlerine Doğru yayıldılar. Sal Franklarından Clodio II, 440’tan sonra Belçika’yı alıp Cambria Krallığını kurdu. Doornik’teki Sal
Franklarının Kralı Childerich ise hala federe durumunda olup, Paris Havzasının merkezini elinde tutan Romalı General Egidius’un emrindeydi. 476’da Batı Roma İmparatorluğunun çökmesinden sonra Childerich’in yerine geçen oğlu Clovic, Egidius’un yerini alan oğlu Syagrius’i yenip öldürdükten sonra,
tam bağımsızlığını kazandı. Clovic hükümdarlığı zamanında bütün Frankları hakimiyeti altında topladıktan sonra, Kuzey Galya’yı fethetti. Sal Frankları güneye doğru kayarak bugün Yukarı Normandiya, Picardie, Champagne denilen toprakları
ele geçirdiler. Clovic arkadaşlarına Brie (Beauce)de geniş topraklar verdi. Ancak onlar, kendilerinden daha kalabalık olan ve onların adını alan Galya-Roma halkı arasında eridiler. Geride sadece mülklerine verdikleri adlar kaldı ki bunlar da
zamanla bazı köylerin adı oldu. Barbar Germanya ile münasebetini devam ettiren ve gücünü onlarla yenileyen Nehirboyu Frankları, Latin dilleriyle Germen dillerinin bugünkü sınırına kadar, Ren Nehrinin sol kıyısına yerleştiler. Bilhassa
Sal Franklarının gidişinden sonra, boş kalan bugünkü Flandre’i işgal ettiler. Yedinci yüzyıldan sonra Hıristiyan batının medeniyetini benimsediler. Yağmacılığı tabiî bir geçim vasıtası sayan, çiftçilik tekniklerinden yetersiz olan Frankların topraklarında
yoğun bir yerleşme ve bütün yurtlarını kaplayan kesif bir ulaştırma sistemleri mevcuttu. Hukuka dair
kanunları
Sal Kanunu ve Nehirboyu Kanunu adlarını taşıyordu. Romalılardan ve Gotlardan farklı olarak Franklar istila ettikleri yerlerin halkı ile evlenirlerdi. Galya-Roma halkı arasında süratle erimelerinin sebebi belki de bu husustan kaynaklanmaktadır.